Türkiye’de konut fiyatları nominal olarak artmaya devam etse de altın bazında değerlendirildiğinde düşüş dikkat çekiyor. Son veriler, konutların birim metrekare fiyatının 8,89 gram altına kadar gerilediğini gösteriyor. Bu durum, özellikle altınla birikim yapanlar için yeni fırsat kapıları aralıyor.
Altın Cinsinden Konut Fiyatları Düşüşte
Türkiye’de konut piyasası yüksek enflasyon ve faiz politikalarının etkisiyle durağan bir sürece girerken, fiyatlardaki artışın alım gücüne oranla yavaşlaması, bazı ölçütlerde reel düşüşlerin yaşanmasına neden oluyor. Bu ölçütlerden biri de konut fiyatlarının altın cinsinden değerlendirilmesi.
Son yapılan analizlere göre, Türkiye genelinde konutların birim metrekare fiyatı ortalama 8,89 gram altına denk geliyor. Bu oran, son yıllarda kaydedilen en düşük seviyelerden biri olarak öne çıkıyor. Özellikle 2022 ve 2023 yıllarında 11-13 gram seviyelerinde seyreden birim fiyatlar göz önüne alındığında, bu düşüş yatırımcılar açısından önemli bir sinyal niteliğinde.
Gram Altın Bazında Ölçüm Ne Anlama Geliyor?
Konut fiyatlarının altınla ölçülmesi, özellikle enflasyonist ortamlarda paranın gerçek değerinin korunmasına yönelik yapılan analizlerde tercih edilen bir yöntem. Çünkü altın, global olarak güvenli liman kabul edilir ve değerini uzun vadede koruma eğilimindedir. Bu nedenle, konut gibi uzun vadeli yatırımların altın cinsinden değerlendirilmesi, fiyatların reel hareketini daha net ortaya koyar.
Örneğin:
- 2022 yılında metrekare fiyatı: 10.000 TL
- Aynı yıl gram altın: 1.000 TL → 1 m² = 10 gram altın
- 2025 yılında metrekare fiyatı: 25.000 TL
- 2025 gram altın fiyatı: 2.800 TL → 1 m² ≈ 8,89 gram altın
Bu tabloya göre, nominal olarak fiyat artmış görünse de altınla ölçüldüğünde konutun değeri azalmış oluyor.
Yatırımcılar İçin Fırsat Mı, Risk Mi?
Altın cinsinden düşüş, özellikle altınla tasarruf yapan yatırımcılar açısından avantajlı bir alım ortamı yaratabilir. Zira ellerindeki altınla geçmişe kıyasla daha fazla metrekare satın alma şansı oluşur. Bu durum, konut yatırımı yapmak isteyen ancak yüksek fiyatlar nedeniyle bekleyen birçok kişinin yeniden piyasaya yönelmesine neden olabilir.
Ancak burada dikkat edilmesi gereken bazı hususlar da var:
- Piyasanın durağan olduğu dönemlerde konutun kısa vadeli değer artışı sınırlı kalabilir
- Kira çarpanı artmışsa, yatırım geri dönüş süresi uzayabilir
- Bölgesel olarak arz-talep dengesi hâlâ değişken olabilir
Yani yatırımcıların sadece altınla fiyat düşüşüne değil, aynı zamanda bölgesel dinamiklere ve konutun potansiyeline de dikkat etmesi gerekir.
Bölgesel Analizlerde Durum Nasıl?
Altın bazlı konut fiyatlarında düşüş tüm Türkiye’ye eşit oranda yansımıyor. Özellikle büyükşehirlerde bu düşüş daha sınırlı kalırken, Anadolu şehirlerinde ve bazı kıyı bölgelerinde daha belirgin hale gelmiş durumda.
Bazı örnek veriler:
- İstanbul: 1 m² ≈ 11,3 gram altın
- Ankara: 1 m² ≈ 8,7 gram altın
- İzmir: 1 m² ≈ 9,1 gram altın
- Kayseri, Konya, Samsun gibi şehirlerde: 1 m² ≈ 7,5 – 8 gram altın
Bu farklılık, yatırım yapmayı düşünen bireyler için şehir bazlı stratejilerin daha doğru sonuçlar vereceğini gösteriyor.
Konut Alımında Hangi Dönem Daha Avantajlı?
Ekonomik belirsizliklerin devam ettiği 2025 yılında konut alımı için doğru zamanlama oldukça tartışmalı. Ancak altınla ölçülen değerlerin düşmesi, döviz ya da altın birikimi olanlar açısından “görece ucuzluk” anlamına geliyor.
Uzmanlar, özellikle:
- Kira getirisi yüksek bölgelerde
- Alt yapı yatırımları artan lokasyonlarda
- Üniversite, sanayi, turizm gibi sektörlerin merkezinde bulunan şehirlerde
yatırım yapılmasını tavsiye ediyor. Zira bu bölgelerde hem kira getirisi artabilir hem de uzun vadeli değer kazanımı daha yüksek olabilir.
Yükselen Altın, Düşen Konut?
Altın fiyatlarındaki artışın devam etmesi ve konut piyasasındaki yavaşlama, bu farkın açılmasına neden oluyor. Yani iki etkili unsur söz konusu:
- Altın fiyatı yükseliyor → Konutun altın bazında değeri düşüyor
- Konut fiyat artışı yavaşlıyor → Altın karşısında reel değer kaybı yaşanıyor
Bu gelişme, 2023 yılına kadar “konut altın karşısında değerleniyor” algısının tersine döndüğünü gösteriyor. Artık yatırımcılar için konut, daha erişilebilir ve daha düşük maliyetli bir alternatif olarak değerlendirilmeye başlanıyor.
Altın bazında konut fiyatlarının düşmesi, alım fırsatlarını beraberinde getirirken, bu durumun kalıcı olup olmayacağı ekonomik gelişmelere bağlı. Özellikle faiz oranları, krediye erişim kolaylığı ve arz politikaları bu dengenin yönünü belirleyecek temel unsurlar arasında yer alıyor. Şu anki veriler ise, elinde altın bulunduranlar için konut alımına yönelik ciddi bir zaman aralığı sunduğunu işaret ediyor.
4o
